15 yıllık diyaliz tedavisi organ nakliyle sona erdi

Kahramanmaraş’ta Diyaliz Tedavisi Gören Hastaya Böbrek Nakli Yapıldı

Kahramanmaraş’ta 15 yıldır böbrek yetmezliği nedeniyle diyaliz tedavisi gören 46 yaşındaki Yılmaz Abacı, bir genç kızın beyin ölümü sonucu bağışlanan böbreğiyle sağlığına kavuştu.

Merkez Dulkadiroğlu ilçesinde yaşayan ve 2010’da böbreklerinin iflas ettiğini öğrenen Abacı, o tarihten itibaren haftada üç gün diyaliz tedavisi almak zorunda kaldı.

18 yaşındaki genç kızın trafik kazası sonucu beyin ölümü gerçekleşince, bağışlanan böbreği başarılı bir şekilde Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesinde nakledildi.

“Hayatım Tamamen Değişecek”

Nakil sonrasında sağlığına kavuşan Abacı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kendisini yeniden doğmuş gibi hissettiğini belirterek, 15 yıldır sabırla tedavisini sürdürdüğünü dile getirdi.

Abacı, nakil sürecini anlatırken, “Nakil için hastaneye davet edildiğimde çok sevindim ama ümidim azdı. Sırada dört kişi vardık. ‘Allah’tan ümit kesilmez’ diyerek sabırla bekledik. Çok şükür gerçekleşti, şimdi iyiyim, hayatım tamamen değişecek. Eşim, kardeşlerim ve tüm ailem çok mutlu oldu.” dedi.

Nakil sonrasında kendisini daha özgür hissettiğini ve sağlıklı bir yaşam sürmeyi umut ettiğini belirten Abacı, eşinin de hastalıkla mücadele sürecinde kendisine destek olduğunu vurguladı.

“Bağışlanan Organlar Üç Hastaya Umut Oldu”

KSÜ Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Organ Nakli Birimi Sorumlu Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Sezgin Topuz da beyin ölümü gerçekleşen genç kızın bağışlanan organlarının üç hastaya umut olduğunu belirterek, “Alınan böbrekler ve karaciğer farklı illerdeki hastalara nakledildi. Üç gün sonra hastamızın sağlık durumu iyi ve birkaç gün içinde servise alınmasını planlıyoruz.” açıklamasında bulundu.

KSÜ Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Ali İşler ise bu yıl toplam 8 organ nakli gerçekleştirdiklerini belirterek, “Organ bağışı sayesinde bir hastanın daha yaşama tutunması sağlandı. Bağışların artması önemli. Her bağış, bir hayat demektir.” ifadelerini kullandı.

(AA)

Related Posts

Zayıflama ilacı Ozempic’in yeni yan etkileri ortaya çıkıyor

Piyasada Ozempic ve Wegovy adlarıyla bilinen GLP-1 ilaçlarını kullananların sayısıyla birlikte bildirilen yan etkiler de artıyor. Zayıflamanın yanı sıra diyabete karşı da kullanılan ilaçlar ölüme yol açabiliyor.

Uzmanlardan sıcak havalarda ‘ağır yemekler yemeyin’ uyarısı

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, Türkiye genelinde etkisini artırması beklenen sıcak hava dalgasına karşı uyarılarda bulunarak, “Aşırı sıcaklarda bebeklerin, yaşlı ve kronik hastaların dikkatli olması lazım. Kilolu kişiler, gebeler, akciğer, şeker, böbrek ve kalp damar sistemi hastalığı olanlar risk grubundalar. Açık havada çalışan, aşırı efor sarf edenler ve sporcular sağlık sorunu yaşayabilir” dedi.

Aşırı sıcaklarda kalp krizi riski artıyor

Prof. Dr. Emre Durakoğlugil, yaz aylarında artan sıcaklıkların kalp sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekti. Durakoğlugil, sıcak havaların kalbin iş yükünü önemli ölçüde artırdığına vurgu yaparak, “Bu durum kalp krizlerini tetikliyor, özellikle risk grubundaki kişiler için tehlike çanları çalıyor” dedi.

3 ay boyunca o belirtiyi umursamadı, meğer kansermiş: ‘Her yerime yayıldı’

Avustralya’da yaşayan 39 yaşındaki Krystal Maeyke, ilk karın ağrılarını hissettiğinde aklına gelen tek şey bir gıda intoleransı oldu. Sağlıklı besleniyor, düzenli spor yapıyor, yaşam tarzına özen gösteriyordu. Ciddi bir hastalıkla yüz yüze olduğunu düşünmedi bile. Ancak ağrılar geçmek yerine giderek arttı. Üç ay sonra hastaneye kaldırıldığında gelen teşhis hayatını alt üst etti.

Acil sağlıkta yeni dönem

Acil sağlık hizmetlerinde kapsamlı değişiklikler yapıldı. Ambulansların görev tanımları, personel eğitimi, yetkilendirme ve teknik donanım güncellendi. Ambulans personeli, Sağlık Bakanlığı’nın belirlediği eğitimleri tamamlamak zorunda. Ayrıca …

Cam şişelerdeki tehlike açığa çıktı: İşte yıllardır bilmediğimiz gizli gerçek

Fransa Gıda Güvenliği Ajansı’nın yayımladığı yeni araştırmaya göre, cam şişelerdeki içecekler, plastik şişelere kıyasla 5 ila 50 kat daha fazla mikroplastik içeriyor. Araştırma, bu mikroplastiklerin kaynağının cam şişe değil, metal kapaklardaki boyalar olduğuna dikkat çekiyor.